7 Mayıs 2015 Perşembe

          


Hayat size en mutlu olduğunuz anda oyununu oynamaya başlar aslında... bana hiç bir şey olmaz benden mutlusu yok dediğiniz zamanda yıkar sizi öyle bir oynar ki sizinle her şeyinizi alıp götürür öyle bir yıkar ki düştüğünüz yerden sizi kimse kaldıramaz gücüde yetmez zaten.. bütün umutlarınızı hayallerinizi alıp götürür  sizden geriye bir bedenden başka hiç bir şey kalmaz insan yaşadıkça anlıyormuş aslında ne kadar  hayatın acımasız olduğunu yaşadıkça öğrenirmiş yaşamanın bile zor olduğunu zaman her şeyin ilacı mıdır...
zaman iyileştirir mi ki yaraları yoksa daha büyük yaralar mı açar insanda... neye sığınmak gerekir ne yapmak gerekir kimden neyden umut ummak gerekir.. işte umudun yitirildiği çaresizliğe düştüğün andadır insan sessizce çığlık atmaya başlar işte ne duyan ne de acınızı anlayan olur herkes kendi halindedir insanlar sizden mutlu olmanızı gülmenizi ister dünyanın en güzel şeyi gülmek bile size öyle bir zor gelir ki olmaz işte gülemezsiniz kendinizi zorlarsınız aslına içten gülmeye çok ihtiyacınız vardır ki yada bir  omuzda bağıra bağıra ağlamaya yapamazsınız işte ne yapsanız ne düşünseniz hiç bir şey o yarayı kapatmaz hayat akıp gidecek yine insanlar gülecek her şeyin tadını çıkaracak ama sen sadece onları izleyeceksin sadece sana düşende buymuş demek ki kabul etmen gerekir başka çarende yok zaten keşke her şeyi geriye alabilsek silebilsek mümkün müdür biri keşke evet dese keşke...
sende bu acıyla yaşamayı öğreneceksin yapacak hiç bir şeyin de yok zaten korkma sen eskisi gibi gülmesen de mutlu olamasan da hayat hiç bir şey kaybetmez bakalım daha size nasıl oyunlar oynayacak gerçi en acısı yaşıyorsun zaten..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder